Friday, November 30, 2007



شاه ختایی

شاهلار شاهي؛
قيزيلباش‌لار باشي؛
شاه ايسماعيل ختايي صفوي؛
شانينا!

فتح الله ذوقی

Söy Özeni شئعر و گونده م یازیلار

ييغدي قيزيلباشلاريني باشيناYığdı Qızılbaşlarını başına
چاتميش‌ ايدي تازه اون‌اوچ ياشيناÇatmış idi tazə onüç yaşına

بويدا اوجا، اوزده گؤزه‌ل، گؤزده خوشBoyda uca, üzdə gözəl, gözdə xoş
آي کي دئييل، گون دولانير باشيناAy ki deyil, gün dolanır başına

قلبي ايشيق، کؤنلو اوجاق قورآن´اQəlbi ışıq, könlü ocaq Quran'a
کیم کی گؤرور سجده ائدیر قاشيناKim ki görür səcdə edir qaşına

باشلادي گيلان´لا تاريم´دان گليبBaşladı Gilanla Tarımdan gəlib
اردبيل´ه، آغلادي قارداشيناƏrdəbil'ə ağladı qardaşına

اردبيل اوغلو، صفي‌الدين بويوƏrdəbioğlu, Səfiyəddin boyu
قويدو باشين شيخ صفي´‌نين داشيناQoydu başın Şıx Səfi'nin daşına

آندي بير آن حئيدر آتاسين دئدي:Andı bir an Heydər atasın, dedi
اؤج آلارام! آند ايچيره‌م آشينا!Öc alaram, and içirəm aşına

آلدي قيلينجين اله حئيدر کيميAldı qılıncın ələ Heydər kimi
ييغدي قيزيلباشلاريني باشينا!Yığdı Qızılbaşlarını başına

...

Thursday, November 29, 2007



رژه ی موتوری مزدوران بسیج در ایلخيچی

به بهانه ی هفته ی بسیج و برای ایجاد جو ترس و رعب در بین مردم ، بیش از 60 نفر از مزدوران ایلخچيی که متعلق به پایگاه بدر این شهر بودند به اجرای رژه ی موتوری در خیابانهای شهر پرداختند .

آزربایجان اویره نجی حرکاتی - تبریز

Saturday, November 24, 2007


İran'da olanlara

Ruhi'nin konuşmalarını büyük üzüntüyle okudum. İki yılda yazılı-görsel basında bu konuyla ilgili tek bir satır habere rastlamamanın üğzüntüsü içerisindeyim. Beni Radikal'de okuyanlar bana aydın sorumluluğu verdi. Ben bu olayları ilk kez buradan duydum.

Ruhi'nin içli konuşmalarında o meydanda kürsüye daha çıkarken bildiği ama kendine sakladığı şeyi burada açıklamalıyım:

Aleviler, her ne kadar Şii kültürüne yakın bir yerde görülselerde çoğunluğu şii olan bir ülkede bile zulme uğramaktadırlar. Humeyni İran'ı kurduğunda Türkiye Alevilerinin sol ile ilişkilerine işaret edip bir resmi görüşmesinde "ya alevileri bize bırakın şiileştirelim, yada nasıl biliyorsanız öyle yapın" dediği rivayet edilir. Tesadüf nasıl olmuşsa arkasından ülkede köy kundaklamaları, şehir savaşları bugün gayet bilinen güçlerce-arkasında soğuk savaş yıllarında komünizme karşı mücadele komando kampları vardır. bu güç nato gladyosundan para almış ve Nikaragua'da Cıa'in kurdurduğu Contra hareketini model alarak kurulmuştur. Nevşehir olaylarında Çatlı ismi geçmekte bu "komünizmle mücadele" adı altında Humeyni de memnun edilmiştir. 80'e giden süreçte yangın anında ilk ateşe atılacak kesim aleviler olmuştur.

Türkiye tarihinde Aleviler sola ve tek parti döneminde CHP'ye güvenerek hayatlarının ihanetine uğramışlardır. Tüm köy katliamları (ve hatta Madımak Oteli Yangını)sol iktidarlar döneminde olmuş CHP köy enstitüleri projesiyle Alevi köylerini cem evlerinden arındırıp, alevi dedelerinin cemaatle bağını koparmıştır- öyle ki köy enstitüleri fikrinin gizli amacının bu sunnileştirme olduğu da söylenir.

Alevilere karşı en vurdumduymaz aymaz cahil iktidar adamı ise annesi de bir kürt-alevisi olan Turgut Özal'dır. Azerbaycan'ın Ermenistanca işgalinde "onlar İran'a daha yakın" diyerek o yılların katliamını görmezden gelmiş, sadece isimleri değiştiriliyor diye Bulgaristan Türkleri için diplomatik kampanyalar başlatmıştır... Bu çelişkiyi belleğinin bir tarafında tutan herkes, vatandaş olsun olmasın Türk resmi ideolojisinin gözünde Türk olsun olmasın Sunni-Müslüman'ların öz-kardeş, Türk-Alevilerin bir menfaat vermedikçe üvey kardeş olduğunu anlayacaktır.

1) İran'da olanlara ses çıkarmasını beklediğimiz Türkiye'nin de geçmişinde alevilere karşı paramiliter güçlerin köy kundaklamaları vardır. Ve failler "Türkiye sizinle gurur duyuyor" "Devlet için kurşun atan da..." türü şeylerle kutsanıyor. Madımak kundaklaması failleri için Topluma kazandırma yasası uygulanıyor ve ey Güney İran Alevileri iyi dinleyin...
Türkiye'de devlet 35 alevi aydınının pırıl pırıl kalemin katillerini, Madımak katillerini yeniden kazanmak istiyor. Bu iktidar alevileri kazanmayı zaten gözden çıkarmış demektir.

2) Türkiye'de en büyük çatışma Türk-Kürt çatışması olarak gösterilir. Ama bilin ki bu da yalandır. Bir Türk bir Kürt ile aynı tekkede zikir çekerken, aynı camide namaza dururken bir çatışma olması mümkün değildir. Öyle ki Türkiye tarihinin 7 cumhurbaşkanının kürt kökenli doğu kökenli olduğu söylenir. Tek kökeninde alevilik olan cumhurbaşkanı Özal da bu alevi sorununa sırt çevirmişti. Türk düşünce tarihinde Türkçülüğün babası Ziya Gökalp Diyarbakırlı bir kürt, İslamcılıkta Bedüizzaman Saidi Nursi de bir Kürt. Asıl ayrım alevilere karşıdır. Türkiye'de Alewiler çareyi kendi kimliklerini ve kültürlerini gizleyerek bulmamışlar mıdır?

sonuçta ne bu olaya tek satır yeri çok gören Türk medya tekelinden ne de geçmişi kirli Türkiye Alevi politikalarından hayır beklemeyin. Türk Alevi Örgütlerine ve yurtdışındaki konfederasyonlara yapışmak Aleviler için en iyi çözüm olacaktır.

http://pornoakademik.blogspot.com/

Aleviler için üç aşamalı reform


Aleviler için üç aşamalı reform

Hükümet, Alevilere yönelik 3 aşamalı bir reform arayışında. Başbakan Erdoğan'a sunulan raporlarda, kısa vadede cemevlerine her türlü yardımın sağlanması yer alıyor


ABDULLAH KARAKUŞ, ÖNDER YILMAZ Ankara

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a sunulan 'Alevi raporları'na göre; AKP hükümeti, Alevilere yönelik üç aşamalı reform hazırlığında. Buna göre; 1. aşamada cemevlerine her türlü maddi ve manevi yardım sağlanacak, 2. aşamada cemevleri yasal statüye kavuşturulacak, camilerde olduğu gibi su ve elektrik giderleri devlet tarafından karşılanacak, 3. aşamada Alevilikle ilgili kamusal niteliği olan bir yapı oluşturulacak. Alevi kurumlarını bünyesinde barındırması ve yarı kamusal bir nitelikte olması planlanan yapı Alevilikle ilgili araştırmalar yapacak.
Erdoğan, Alevilerle AKP'nin ilişkisini geliştirmek için harekete geçti. Erdoğan, danışmanı yaptığı Alevi kökenli İstanbul Milletvekili Reha Çamuroğlu'na AKP Genel Merkezi'ndeki makam katının bulunduğu 8. katta oda verdi. Erdoğan, ocak ayı içerisinde hicri takvimle muharrem oruçlarına başlayacak olan Alevilerin iftar yemeğine katılacak. İftar yemeğini organize eden Çamuroğlu, Erdoğan'a sürekli olarak Alevi raporları veriyor. Bu raporlara göre, AKP hükümeti, Alevilikle ilgili reformları önümüzdeki yıl gerçekleştirmek istiyor. Erdoğan'ın prensipte desteklediği "Cemevleri ibadethane sayılmalı, Alevi dedeleri devlet kadrosuna alınmalı" düzenlemelerinin yanı sıra Çamuroğlu'nun verdiği ve Erdoğan'ın önünde olan reform paketinde şunlar yer alıyor:

KISA VADE: Resmi statüde olmadığı için kamu kurumlarının desteğinden yoksun olan cemevlerine her türlü maddi ve manevi yardım sağlanacak. Yine Alevi vatandaşların yoğun olarak yaşadığı yerleşim birimlerindeki altyapı sorunları da acilen giderilecek.

ORTA VADE: Yasal statüleri bulunmayan cemevlerinin yasal statüye kavuşturulması hedefleniyor. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın yanı sıra devlet kurumları da cemevlerine destek veremiyor. Yasal sorunun çözümlenmesi halinde camilerde olduğu gibi cemevlerinin su ve elektrik giderleri devlet tarafından karşılanacak.

UZUN VADE: Hazırlanan raporda Alevilikle ilgili kamusal niteliği olan bir yapının oluşturulması tasarlanıyor. Alevi kurumlarını bünyesinde barındırması ve yarı kamusal bir nitelikte olması planlanan yapının Alevilikle ilgili araştırmalar yapması öngörülüyor. Yapının hangi devlet kurumu çatısı altında oluşturulacağı ise tartışılıyor.

Yazıcıoğlu: Somutlaşmadı

Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan Sorumlu Devlet Bakanı Said Yazıcıoğlu, paketle ilgili olarak, "Alevilerin sorunlarının çözümü hep ertelenmiştir. Şimdi böyle bir niyet var. Ama somutlaştırılmış bir nokta yok" dedi.

Milliyet'in sorularını yanıtlayan Yazıcıoğlu, Çamuroğlu ile Alevi kesimin sorunları ve kendisinin hazırladığı çözüm önerilerine ilişkin olarak birkaç kez görüştüğünü belirtti. Yazıcıoğlu, şöyle konuştu:

"Her zaman Alevi vatandaşlarımıza ilişkin düşüncelerimi açıkça ifade ettim. Gerçekten ciddi bir çalışma yapılması gerekiyor. Şimdi böyle bir irade oluştu, böyle bir niyet var. Alevi vatandaşlarımızın sorunlarına ilişkin düşünceler, çalışmalar hep ertelenmiştir. Ben de bir şeyler yapılması taraftarıyım. Konunun olgunlaştırılması gerekmektedir."

Alevi örgütleri ayakta

AYDIN HASAN Ankara

Alevi örgütlerinin temsilcileri, hükümetin Alevi sorununu çözmeye yönelik açılımıyla Başbakan Erdoğan'ın katılacağı ocaktaki toplu iftar organizasyonunu, yeni bir Alevi örgütlenmesi oluşturmaya çalışma girişimi olarak değerlendirdi.

Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Turan Eser: Çözüm önerisiyle geldikleri takdirde diyaloğa açığız. Ancak, gizli hesaplarına kapalıyız. Alevilerin hukuki konumlarının anayasal güvenceye alınması gerekir. AKP'nin çizgisine uygun bir örgütlenme oluşturmaya çalıştığı görülüyor.

Cem Vakfı Ankara Şube Başkanı İlhami Binici: Cem Vakfı gibi Alevi kesimde yüksek temsil gücü olan bir kuruluşun dışlanması bizi üzüyor. Çözümden çok Alevi örgütlerini dışlayan bir oluşum amacında oldukları görülüyor.

Hacı Bektaş Veli Kültür ve Tanıtım Dernekleri Genel Başkanı Tekin Özdil: Başbakan, bugüne kadar hiçbir randevu talebimize yanıt verilmedi. Alevilerin çoğunluğunu temsil eden örgütler dururken, ayrıkotu gibi olan bu insanlarla görüşmesini doğru bulmuyoruz.

Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği Başkanı Ali Kenanoğlu: Alevilerin ne istediği çok net bellidir, ama siz kendi istediklerinizi söyleyecek Aleviler bulmaya veya oluşturmaya çalışıyorsunuz.

Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Başkanı Kazım Genç: Aleviler kendi evlerinde mütevazı bir şekilde iftarlarını açarlar. Çamuroğlu daha önce Ehli Beyt Vakfı'ndan birilerini yanına alarak Cumhurbaşkanı Gül'le de görüşmüştü. Bu girişimlerden, Çamuroğlu'nun neden AKP'den aday olduğu da ortaya çıkıyor.